Gülümseme
İnsanların insanlara vereceği bir şeyler daima vardır. Hangi insan bir gülümsemeyi
dahi diğerlerinden esirgeyecek kadar cimri ya da yoksul olabilir. Günlerden bir gün ülkelerden birinde
bir genç kız üzgün görünen bir yabancıya gülümsedi. Adam kendini daha iyi hissetti. Geçmişte bir arkadaşının
ona yapmış olduğu bir iyiliği hatırladı. Ve ona içten bir teşekkür mektubu yazdı. Bu mektup sıkıntılı günler
yaşayan arkadaşının o kadar hoşuna gitti, o kadar hoşuna gitti ki, yemek yediği lokantaya hiç de adeti
olmadığı üzere, yüklü bir bahşiş bıraktı. Tanıdığı ve hiçbir zaman böylesine büyük bir bahşiş bıraktığını
görmediği müşteriden bunca parayı alan garson paranın tamamıyla bir piyango bileti aldı. Ertesi gün yapılan
çekilişten elde ettiği ikramiyenin bir kısmını da yolda gördüğü bir fakire verdi. İki gündür ağzına bir
lokma ekmek girmeyen yoksul adam, bu işe çok sevindi. İlk iş olarak gidip karnının doyurdu. Sonra başına
geleceklerden habersiz, kaldığı izbe odanın yolunu tuttu. Yol üzerinde soğuktan titreyen bir köpek yavrusuna
rastladı. Onu alıp, paltosunun içine soktu ve evine götürdü. Soğuktan, kardan, fırtınadan kurtulup, başını
sokacak bir yuva bulduğu için küçük köpek çok mutlu oldu. Gelin görün ki fakirle misafir köpeğin bulunduğu
binada o gece bir yangın çıktı. Dumanı, en önce köpek yavrusu fark etti ve havlamaya başladı. Bütün bina
sakinlerini uyandırana kadar havladı. Bu sayede herkes yangından kurtulma şansını elde etti. Yangından kurtulan
çocuklardan birisi büyüdü. Büyüdü ve ülkesinin cumhurbaşkanı oldu. İşte bütün bu ilginç süreç basit bir
tebessümle başladı. Sadece ve sadece bir tebessümle.
|