Vanilyalı Dondurma
Şehrin kaliteli semtinde oturan olgun adam büyük para ödeyerek aldığı Pontiac marka arabasıyla ilk kez
gidiyordu her akşam yemekten sonra gittiği dondurmacıya. Yeni araba kullanmanın zevki, sahiden bir başka
oluyordu. Arabasını özenle park etti marketin önüne. İçeri girdi, vanilyalı dondurmasını aldı ve dışarı
çıktı. Gururla oturdu gıcır gıcır aracının şoför koltuğuna olgun adam. Kontağı çevirdi ve hiç beklemediği
bir şeyle karşılaştı. Yepyeni arabası çalışmamıştı. Çevresinde kendisine yönelen alaycı gözleri hissetti,
yüzü kızardı. Bir kez daha denedi, bir kez daha. Nafile. Motoru boğmamak için biraz beklemesi gerektiğini
düşündü. Bütün sıkıntısına rağmen bekledi. Birkaç dakika sonra yeniden denediğinde "çok şükür" dedi kendi
kendine. Siyah Pontiac çalışmıştı. Arkasına bakmadan uzaklaştı marketin önünden. Ertesi gün aracının yeniden
bir arıza yapıp yapmayacağını gözledi. Ancak yeni alet tık dememişti. Akşam markete gidip dondurmasını aldıktan
sonra da hiçbir problem çıkmadan evine dönmenin mutluluğunu yaşadı olgun adam. Daha ertesi gün daha ertesi gün
ve daha ertesi gün de en küçük bir arıza yapmadı araca. Ta ki adetleri olduğu üzere yine bir akşam yemeği sonrası
arcına atlayıp markete gittikten hemen sonra elinde vanilyalı dondurmasıyla başına aynı şeyle gelene kadar. Birkaç
denemeden sonra kendi aklının da yatmadığı insanları ise asla ikna edemeyeceğini düşündüğü ifadeler içeren bir mektup
kaleme aldı. Cevap alamayınca da bir mektup daha yazdı. Mektupların gönderildiği adres Pontiac fabrikasının Genel
müdürlük Departmanıydı. "Değerli Genel Müdür Size ikinci defa yazıyorum ve ilk mektubuma cevap vermemenizi de
anlayışla karşılıyorum. Çünkü yazdığım yazının bir çılgın tarafından kaleme alındığını düşüncesinde olduğunuz
sanıyorum. Fakat bir kez daha söylemeden edemeyeceğim. Bizim ailede her aksam yemekten sonra tatlı olarak dondurma
yeme alışkanlığı vardır. Ve biz yemeğin ardından ne'li dondurma yemek istediğimize birlikte karar veririz. Sonra
da ben arabama binip markete giderim ve tercih edilen türdeki dondurmayı eve getiririm. Geçenlerde firmanızın
ürettiği de yeni bir araba aldım aldım ve o zamandan beri markete gidip dondurma alarak eve dönmek benim için
bir problem olmaya başladı. Ne zaman vanilyalı dondurma alsam, arabaya döndüğümde arabam çalışmıyor. Fakat ilginçtir
başka çeşit dondurma aldığımda, arabam gayet güzel çalışıyor. Ayrıca vanilyalı dondurma alışverişleri haricinde gün
içinde arabamda hiçbir aksamaya da şahit olmuyorum. Bu konuda çok ciddi olduğumu ve ruhsal olarak kayda değer hiçbir
problemim bulunmadığını bilmenizi istiyorum. Her ne kadar anlattıklarım size saçma sapan gelse de. İlgilerinize.
Saygılarımla." Pontiac şirketinin başkanı ikinci kez karşılaştığı şikayet mektubunu gülme, kızma, umursamama
ilgilenmeyi görev gereği sayma duygularının karıştığı bir ruh haliyle okudu. Ve mühendislerinden birini
bu saçma konuyla ilgilenmek üzere görevlendirdi. Gönderilen mühendis, nezih bir muhitte oturan başarılı ve
iyi eğitim almış bir kişiyle karşılaştığında oldukça şaşırdı. Müşteriyle akşam buluşmak üzere sözleşildi.
Ve iki adam akşam yemeğinin ardından müşterinin arabasıyla markete yöneldi. Marketten bir kez daha vanilyalı
dondurma alınmış ve az önce hiçbir problemi bulunmayan araç dondurma ile arabaya binilip kontağının çevrilmesi
esnasında çalışmamıştı. Bu kullanıcı için sürpriz değildi ancak mühendis için gerçekten sürpriz olmuştu. Birlikte
üç akşam daha markete gittiler. İlk aksam çikolatalı dondurma aldılar ve araç hiçbir problem çıkarmadan çalıştı.
İkincisinde çilekli dondurma alındı ve araba yine çalıştı. Üçüncü aksam ise vanilyalı dondurma alındı ve beklenen
ancak sebebi bir türlü anlaşılmayan yine oldu. Maalesef araba çalışmadı. Mühendis gerçekten şaşkına dönmüştü.
Mantıklı hiç kimse Pontiac marka arabaların vanilyalı dondurma sevmediği gibi bir açıklamayla olaydan yakayı
sıyıramazdı. Araba uzmanının ziyaretleri bir süre daha sürdü. Markete gidiş gelişler sırasında hangi saatte
gidildiği, kullanılan benzin çeşidi, gidip-gelme süresi gibi her türlü bilgiyi kaydetti. Ve kısa sürede bir
ipucu yakalamayı başardı. Sürücü vanilyalı dondurmayı diğer türlere nazaran daha süratle alarak aracına dönüyordu.
Çünkü insanların daha fazla talep ettikleri vanilyalı dondurma marketin hemen girişinde yer alan dolapta satılıyordu.
Diğer dondurma çeşitleri ise arka kısımdaki farklı bir tezgahta satılıyordu. Şimdi mühendisin karşılaştığı soru şuydu:
Araba niye dondurma alma süresi diğerlerine nazaran daha kısaldığında çalışmıyordu. Zaman faktörü devreye girince uzman
bu sorunun cevabını da kolaylıkla buldu. Vanilyalı dondurma alındığı akşam aracın buhar kilidi devrede oluyor ve motoru
soğutmakta olduğu için de aracın yeniden çalışmasına kısa bir süre için izin vermiyordu. Ancak marketteki alış veriş
süresi uzadığında bu problem ortadan kalkıyor kilit devreden çıkıyordu. İşte bu inanılması güç problem böylesine zekice
bir çözümle aydınlandı.
|